Uzun süren ama cok keyifli bir yolculuk sonrasi ilk duragimiz Bangkok oldu.
Bangkok cok kalabalik, gürültülü,pis,sicak,karman corman bir sehir.Icinden gecen Chao Phraya nehri de olmasa cekilecek yani yok hani. Gezilmesi gereken tapinaklari, caddeleri, nehir kiyisini, pazarlari gördükten sonra bir an önce bu karmasadan kacasi geliyor insanin.
Sehrin ici tam bir gökdelen ormani gibi,aralarinda sikisip kalmis yemyesil bahceler,palmiyeler sehrin dengesini koruyor.Sokakta herkes bir yemek telasinda.Daha mi ucuza geliyor bilmem,halkin büyük cogunlugu hemen hemen her sokakta onlarcasi olan el arabalarinda satilan ,o sirada pisirilen ve cok da hijyenik olmayan tekerlekli lokantalarda yiyor.Havanin sicak olmasi ve her yerde yemek olmasi nedeniyle, her an karsiniza hamamböcekleri ve kedi büyüklügünde fareler cikabiliyor.Gündüzleri görünmüyorlar allahtan ama aksamlari elimde fenerle gezip sürekli önüme bakmaktan pek bisey göremedim etrafimda.
Halk bu durumdan rahatsiz degil, zaten her türlü hamam böcegi,kurbaga,tirtila benzer kurtlar ve acayip görünüslü bir sürü eklembacakliyi cerez niyetine alip yiyorlar.
Bir yerden bir yere ulasim gercekten tam bir macera.Trafik durumuna göre taksiler sizi almayabiliyor.Alternatif olarak Tuc-Tuc denen sepetli motorsikletler var.Onlarla da kiyasiya bir pazarliga girisiyorsunuz,en sonunda kabul edilen fiyata, sizi kendi istedigi, komisyon aldigi bir otele veya pingpong show yerine götürüyor. Eger gideceginiz mesafe skyline istikametindeyse en güzeli trenle gitmek.Hem cabuk,hem de stressiz bir yolculuk icin.Bu arada skyline sehrin icinde yerden yaklasik 30 metre ayaklar üzerine oturtulmus tren hatti.Henüz havalanina kadar olan kisim bitmemis ama,trafigi oldukca hafifletiyor.
Aksamlari tamamen bir cümbüs ortami.Avrupadan gelmis 50-60 arasi ne kadar “loser” varsa hepsi malum sokaklarda bulunan yüzlerce 15-40 yas arasi Taylandli kizlarla pazarliga girisiyor.
Kizlar bikinilerle dans ediyor, iclerinden begendigini secen erkek,hemen yakinda bir yerde istedigi hizmeti alabiliyor. Bazilari uzun süreli bir anlasma yapiyorlar ve gündüzleri kiralanmis kiz arkadas olarak beraber tatil yapma hizmeti de veriyorlar.
Ilk basta ilginc geliyor insana,ne oluyor, nasil yani, yuh dedeye bak derken sonradan benim midem bulanmaya basladi ve artik bir tanesini bile görmeye tahammülüm kalmadi. Tüm hayat ona endekslenmis ve aileler kizlarinin bu meslekleriyle gurur duyuyorlarmis.Bir kac sene calisan kiz köyüne böylelikle para götürüyor,ve kahraman muamelesi görüyormus.
Orada dogup büyümeden böyle bir seyi benim aklim kabul etmedi,ben bir coguna cok acidim.Cok kücük yasta olanlara özellikle.
Bir baska sektör de masaj salonlari.Yolda yürürken mutlaka biri kolunuzdan cekistirip sizi masaj salonuna götürmeye calisiyor.Bu konuda gercekten cok basarilar, geleneksel Tay masaji kaslar arasi enerji bölgelerine basinc uygulanarak, dolasim sisteminin rahat calismasini sagliyor ve cok gevsetiyor.
Son olarak da terzilerden bahsetmeden edemeyecegim.Meshur giyim markalarinin isimlerini taklid ederek acilmis terzihaneler ve önlerinde zorla sizi takim elbise satmak icin binbir sekle giren cigirtkanlari gercekten takdir edilesi.Insani delirterek, psikolojik baskiyla kiyafet satmaya calisiyorlar.Sirf susturmak icin alanlar var.Biz dayandik,almadik:)
Yorucu Bangkok gezimizden sonra ucakla Krabi’ye oradan feribotla 45km uzakliktaki karsida bir adaya, arada 2 arac degistirerek, en sonunda uzun kuyruklu kayiklarla asil hedefledigimiz tatil bölgesi olan Kho Phi Phi’ye geldik.
Burasi gercekten bir cennet.Tropik ada,mercanlar,balta girmemis ormanda bungalowlar,cesit cesit deniz ürünleri,hindistan cevizi sulari ve birbirinden lezzetli egzotik meyvalariyla insanin ayrilasi gelmiyor.Yapilacak cok bir sey yok gibi görünse de insan hic sikilmiyor.Her gün bir aktivite yaratilinabiliyor.
Biz PADI dalis egitimi aldik ve 4 gün icerisinde sertifikali balikadam olduk.Ilk dalisimi Andaman Denizinde mercanlar ve birbirinden renkli baliklarla yaptigim icin cok sansliyim. Beni denizaltina cok sevdirdi ve belki de bundan sonra ben de Adminlerimizle beraber dalis gezilerine katilirim firsat buldukca.
Ada hayati cok basit ama cok huzurlu gecti.Taylandlilarin ne kadar güleryüzlü,mutlu, sakin insanlar olduguna inanamadim.Asyalilarla ilk tanismam acisindan oldukca güzel bir deneyim oldu benim icin.Turistler ve para birimlerinin düsük olmasi sebebiyle,bir kismi nasil daha cok kaziklariz bunlari diye düsünüyor.Ama eger onlara yakin davranirsaniz,aslinda gercek fiyatin ne oldugunu bildiginizi söylerseniz hemen gülümseyip,vazgeciyorlar kaziklama isleminden.Cok yardimci insanlar,her türlü sormuza ellerinden geldikce yardimci olmaya calistilar.Ingilizce cok yaygin bir dil.Ama kendi dillerinde zaman ekleri olmadigindan cok basit bir sekilde konusursaniz sizi anliyorlar.Sürekli gülümseyerek selamlasiyorlar ve bir süre sonra biz de ögrenip ayni sekilde davranmaya basladik.
Anlatacak gercekten cok sey var ama bu yazi cok uzamadan bitiriyorum.
Sevgiler
Pinar
